Kasım
Bazı cümlelerin ömrü kitap bittiğinde sona erermiş. Günlerden intihar etmiş bir pazartesi, salının hatırına kabuk bağlamış bir geçmiş çarşamba. Nezih kabul ettiğimiz sabahlar geceden kalma düşüncelerimle üşümüş. Sarılmamış ellerimiz kaldırımda duran gölgemize gülümsemiş. Yıllar önce dilime değmiş bir cümle selam vermiş senin bedeninde. Aklı karıştı ömrümün, nasibi varmış dedi umudum. Geçmişimdeki külleri avuçlarımda toz ettim. Halimde arkadaşça, içimde bilmediğim bir hisle gittim yanına. Kadın adım atmadı. Güvensizliklerini uçurumdan atamadı. İtiraz edemedim. Elimi bıraktı. İlk vedası değildi bana. Yürümeyi öğrendiğini sandığım bedenim desteği olmadan sana gelmek istedi. Tökezleten günler, sabrından beklediğim dakikalar damarlarımdaki heyecanla birleşti. Mutlu sonu yaratmak sayfaların kaderine kalmadı artık. Emeklediğim yolların dengesini şimdilerde hisseder oldum. İnançlarıma kar yağdırıp yetim çocukların neşesi yapmak istedim bu mutlulukla. Kasımın cümlesini sen bitir sevgili.