iki hecede en uzun cümle

birkaç ay önce odamda hayallerimle baş başayken telefonuma gelen bir mesajla iki gün gözyaşı döktüm. o iki gün bana geçmişim kadar uzun geldi. bir zamanlar bana bakan gözler kadar soğuk ve sancılı geçti o kırk sekiz saat. hıçkırıklarımda boğulmuşum haberim yokmuş. aynaya baktım. kendime. acının kabullenişi gelmiş artık dedim. okuduğum bütün kitaplar, altını çizdiğim bütün sözler terk etti beni bir anda. kalemime sığınamadım yazmak için seni anlatan bütün kelimeler yok oldu o anda. ben vardım birde bana bıraktığın sen. bir gözyaşı bir acı değildi. bir gün. seni beklediğim her dakika her saniye belki de her salise gözlerimden bir bir damlayıp yanaklarımdan süzülüp kaçıyordu içimden. göz yaşlarımı bir kadehe koysam yine içerdim bu damlalar beni ayakta tutmak için var.

içim bir aşk çöplüğü senden nefret ettiğim zamanlarda varmış meğer. seni başka bedenlerde aradığım günlere lanet ettim. ziyan olmazsın sen.

dinle. dinle. dinle. bana konuşan duvarlar ölüm sessizliğine büründü. sen susuyorsun bir tokat atıyor ayrı kaldığın her gece için bir yara izi. görünmeyen yaraların sızısı bir ayrılık şarkısı çaldı kendini belli etti hemen.

biraz sen biraz hiçtin. benim miydin? meçhul. günbegün büyüyen sevgimi bastıran yaralar var. nasıl bir sevgi kendime bile anlam veremiyorum. adım atamıyorum. durduğum yerde sayıyorum. yeni gözler yeni dudaklar yeni eller yok. 

ilksin ama son değilsin.


Yorumlar

Popüler Yayınlar