Kasaba Harabeleri

 bir yudum daha kahve alsaydı midesi dayanamayacaktı kadının artık. kaçış yollarından sadece uykularının yolları ona yönünü gösterebiliyordu. uyumayı sevmeyen kadın gecelere inat bir yudum daha kahveyle gözlerine bir nöbetçi dikmişti. bu rüyayı gerçek sanması için değer miydi kafasındaki zonklamaları hissetmeye. kalbindeki hayaller trafiğinde durum hala aynıydı oysa. ilerleme kaydedememiş kafasındaki soru işaretlerine korna çalmaya devam ediyordu. nokta koyamadığı her cümleyi soru işaretleriyle bitirmek elbette onunda canını sıkmıştı. bir şey yapamazdı. bu kadar uzakta olan bir adama aşık olmayı o seçmemişti. içindeki sevda alevine daha çok odun atmayı tercih ediyordu kadın. vazgeçmemişti henüz. suskunluğuyla adamı göreceği günleri, satırlarıyla ise gecelerin sesini susturacaktı. ellerini dahi tutamadığı adamın gideceğini bilse dahi bu satırların vefasını ödeyecekti kadın. eylülün dudaklarına dokunamadığı sözleri vardı. sevdiği adamı kasıma emanet etmek onun son şansı olacaktı.  

Yorumlar

Popüler Yayınlar